YUNUS’ÇA
Bakıyorum evrene; bir panik bir telaş anlamasız tepkiler ve bomboş hayaller….
Korkular içimde
Hep birşey peşinde
Bense derinlerde
 yaşıyorum gizlice
Su alıyor bu gemi
Batıyoruz yavaş yavaş
Herşey bir hikaye
Yazılmış gizlice
Bir ben var içimde
Bir benden uzakta
Yaşıyorum herşeyi
Yunus’ça
Dekorumuz kurulmuş
haberimiz olmadan
Ezbere yaşıyoruz
 rolümüzü durmadan
Korkular içimde
Hep birşey peşinde
Bense derinlerde
 yaşıyorum gizlice

DOLUNAY
Dün gece uyurken seyrettim seni
Resamı belirsiz bir resmi gibi
Ekimin son güneşi
Konuşa bilsem ruhunla senin
Bağıra bilsem çılgınca sonsuza
Karışa bilsek yağmura
Yok olsak dolunayda…
Haydi kalk…
Dokunbak çok yanlızım
Hüzün kaplar içimi dolunay geceleri
Dokun bana,  hisset sevgimi
Konuşa bilsem ruhunla senin
Bağıra bilsem çılgınca sonsuza
Karışa bilsek yağmura
Yok olsak dolunayda…

SATIRLARA SIĞMADIN
Sen sevgiyle parlayan göz
Sen en büyük yanlızlık
Sen belki bir kara tren
Sen belki ölüm,  belki hayat
Bir sevgide doğdun
Bir öfkede bittin
Satırlara sığmadın
Bir kalbi yaktın,  yıktın
Son kez baktım yıldızlara
Sonkez yürüdüm dana giden yolda
Yukarı, aşağı, sağa,  sola
Ama döndüm hep en başa

ÇATLAK
Çöllerin üzerinde,
toprağın üzerinde,
kumsalın üzerinde
oluşan çatlaklar
Kapının üzerinde,
çerçeve üzerinde,
duvarın üzerinde,
oluşan çatlaklar
Bulnduğum çevrede,
yaşadığım yerlerde,
en önemlisi beynimde
oluşan çatlaklar
Gülmekten çatla
Sinirden çatla
Sıkıntıdan çatla
Çatla babam de babam çatla babam
Çatla babam de babam çatla babam
Arabamın boyasında,
evimin duvarında,
mobilyamım cilasında,
oluşan çatlaklar
Kemiğin üzerinde,
minenin üzerinde,
sesimin üzerinde
oluşan çatlaklar
Bulnduğum çevrede,
yaşadığım yerlerde,
en önemlisi beynimde
oluşan çatlaklar
Ben çatlak,  çevrem
 çatlak,  herkes çatlak
Gönderin doktor!

YURDUMUN GÜZEL İNSANI
Okuyun okuyun,  çalışın çalışın
Tırnağınızla kazayın, kazayın
Kazanırsınız….(nah)
Herdarbesinde çekicin
Size uygun görülen düvardaki
Sıvaları dökük sosyal sınıfınza
Biraz daha girersiniz
borduronuzu ezberlersiniz
Derken birgün çoluk çocuk olayı
Yeni yeni nurtopu gibi çiviler
Bize benzeyip çivilsinler diye
Özenle düzenle,  azar azar büyütüp
Salarız çayıra
Boy sıralarında itilip kakılıp
düşeriz yaşama
içip çekip ölenler,
yanlız marka giyenler,
savaşmak için maça gidenler,
günde beş kupon toplayanlar,
kaşını kaldıranı coplayanlar,
çalışmadan kazanıp hakkımızı yiyenler
Yurdumun güzel insanı
 Kendinden kaçamazsın ki
Yurdumun güzel insanı
Arasan bulamazsınki
Borduroyla yaşamak zor
Sen bilmezsin babana sor
Heryer kan,  herşey para
Çalan çırpan yurtdışına
Üretenler azalıyor
Asalaklar kazanıyor
İnsan hayatı ucuza
Devlet nerde, kuzgun leşte
Ehven-i şerri seçip seçip
Sonra pişman olursun
Dimya ta şeref ararken
Evdeki onurdan olursun

GELİBOLU
Zorlama kendini,
yaşamak çok zor
Düşünme geçmişi
yaşamak çok zor
Mutluluk ağlamaktır
Ağlamak çok zor
Gözyaşı siler ve geçer
Kalansa itiraftır
İnsanlar…
Boşuna ölüyor insanlar
Heryer kan heryer  kovan
Mezarsız yatıyorlar
Duasız ölmüş
Kefeni yeşil insanlar
Zorlama kendini,
yaşamak çok zor
Düşünme geçmişi
yaşamak çok zor
Mutluluk ağlamaktır
Ağlamak çok zor
Gözyaşı siler ve geçer
Kalansa itiraftır

ÖLÜME DOĞRU
Yuva kurdum bu diyarda
Yasakladım kendime dünyayı
İnsanların pis toprağı
Kuruttu içimdeki ağacı
Yaşama sarıldın derken
Çıkan butun engeller
Kırdı sevgi ağacımın
dallarını birer birer
Hayat verdin kalbime
Sevginin tek çiçeğiyle
Senin kırdığın dallar
Çiçekle çürüdüler içimde
Yıllardır beklediğim sevgi
Önüme serildi derken
Sevgi ağacı tomurcukları gibi
Parça parça kuruttu beni
Ölüme doğru…